Dışarıdan bakanlar için ne kadar önemli bir şey Konyaspor’a Başkan olmak!
Konya’ya hizmet etmek, spora hizmet etmek, gençliğe hizmet etmek, Allah’ın gücüne gitmesin de, Hacca gitmek kadar kutsal ya da bir fakir fukaranın yuvasını yapmak kadar sevap…
Dışarıdan böyle görünür…
Bekara karı boşamak gibi!
İçeriye, yani işin içine girdiğiniz zaman, acı gerçeklerle yüz yüze geliyor ve kendinizi ucu görünmeyen bir tünelin içinde buluyorsunuz!
Hem de geri dönüşü olmayan bir tünel…
Daha önceleri de defalarca yazdım, söyledim; “Konyaspor bu haliyle bir ateş topu, kimin kucağına düşerse yakar” diye…
Konyaspor’dan ne başkanlar, ne yönetimler geldi, geçti…
Kimileri Konyaspor’u şişirdi, kimileri de kendini!
Bu şehrin, Konya ve Konyaspor sevdalıları bir elin parmakları kadar…
Sağdan saysan da, soldan saysan da 10’u geçmez…
Bu gerçek…
Bunlardan birisi de Konyaspor’un yeni başkanı Ömer Atiker…
Konya ve Konyaspor için canla başla mücadele ediyor…
Başkan Ömer Atiker’le 2. Başkan Celalettin Hakan Katırcı’nın işyerinde çaylı-kahveli, dahası bol sohbetli bir ortamda beraber olduk…
1,5-2 saatlik sohbetimizin büyük bir bölümü kendisine gelen telefonlar nedeniyle bölünse de, kısa vadede yaptıklarını, uzun vadede de yapacaklarını tane tane anlattı Ömer Atiker…
Örneğin bir telefon konuşması esnasında canının sıkıldığını, mimiklerinden anladım…
İsmi önemli değil, bir oyuncunun vergi borcunun ödenmemesi ile alakalı bir durum Ömer Atiker’in canını sıktı, “Yapacak bir şey yok, ödeyeceğiz” dedi, karşısındaki kişiye…
Bazen kendisini yalnız hissettiğini, bazen ise gerçek dostlarının varlığı ile güçlendiğini ve nefeslendiğini satır aralarına sıkıştırdı…
Konya’da bunlar arasında samimi gördüklerini tek tek sıraladı…
Mesela Ticaret Odası Başkanı Selçuk Öztürk…
“Bizim yanımızda ve kendisinden her türlü desteği alıyoruz” dedi…
“Daha doğrusu almıyoruz, bize desteği kendisi veriyor” dedi…
Ömer Atiker, Selçuk Öztürk gibi, diğer Oda Başkanlarının da destek konusunda samimi olduklarına inandığını söyledi…
Pankobirlik, Medaş, Çimento, Tümosan ve Seydişehir Alüminyum gibi kurumların verdiği desteği önemsiyor Ömer Atiker…
Elbette bizim de bildiğimiz, sevdiğimiz takdir ettiğimiz isimler ve kurumlar var…
Yıllardır sporun içerisindeyiz, kurduğumuz dostluklar, gönül bağlarımız, takdir ettiklerimiz, sevdiklerimiz, ara sırada eleştirdiklerimiz oldu mu?
Oldu…
“Dünya görüşlerimiz farklı ama asla yanlış yapmaz. Parayla pulla işi olmaz. Çalmaz-çırpmaz. Kendilerine kefiliz” dediklerimiz var ve bu insanlar ellerinden geldiğince Konyaspor’un yanında olmaya gayret ediyorlar…
Yeterli mi?
Bence değil…
Konya’nın Organize Sanayileri Otomotiv parçalarında Türkiye’nin Almanya’sı gibi!
Konya Organize, Otomotiv parçaları ve Tarım makineleri sektöründe önümüzdeki 10-15 yılda Avrupa’nın patronu olursa kimse şaşırmasın…
Dolayısıyla, Organize Sanayi ailesi, işin ucundan biraz tutsun, Konya ve Konyaspor Avrupa’nın hem “Ağa”sı hem de “Bey”i, yani “Ağabey”i olur…
Bu kurumları bir şekilde işin içine çekmek, sporun gençliğe olan faydalarını, sporun gençlere nasıl bir zenginlik kattığını, sporun nasıl sağlıklı bir nesil yetiştirdiğini bilimsel olarak anlatmak lazım…
Bu insanların, “sen anlat ben dinliyorum” deyip, kafalarını başka yöne çevirmelerinin önüne geçmek, dahası meseleye duyarsız kalmalarını önlemek lazım…
Elbette Ömer Atiker’in en büyük destekçisi Bakan Murat Kurum ile Başkan Uğur İbrahim Altay…
Allah var, Konyaspor’a olan yaklaşımları, bir anne-babanın otizmli çocuğa yaklaşımı gibi…
Daha önceleri de yazdım, bu şehir, Başbakanlar, Bakanlar çıkardı, lakin Murat Kurum gibi, bu şehre “bam” diye mührünü vuranı görmedi…
ANAP dönemindeki Mehmet Keçeciler’in de hakkını yememek lazım, ama Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’u bu anlamda başka bir yere koymak lazım.
CELALETTİN HAKAN KATIRCI
Daha önce de kendisini birebir tanımadığımı ifade etmiştim…
Daha önce tanımadığıma da hayıflandım açıkçası…
Konyaspor noktasında son derece mütevazi, samimi, saygılı ve heyecan dolu…
Çokta beyefendi birisi…
Özellikle Ömer Atiker’in ağzının içine bakıyor…
Yani…
Yanisi şu; Kraldan çok kralcı kesilen “embesil” tiplerden değil…
Mevlana’ya sormuşlar ya, “ O kadar okursun, o kadar yazarsın, ne bilirsin?” Hazreti Pir de “Haddimi bilirim” diye cevap vermiş ya, Celalettin Hakan Katırcı da haddini bilen, sınırlarını çizen, iyi insan, iyi yönetici…
Keşke, etrafımızda bu gibi insanların sayısı çoğalsa…
Yöneticilik noktasında, Dedesi Hasan Katırcı ile Babası Mehmet Katırcı’nın izinden gidiyor belli ki…
Şunun altını çizmekte yarar var; Ömer Atiker’in en büyük şansı, yönetiminde iş yapacak adamların sayısının fazla olması…
Celalettin Hakan Katırcı da bunlardan birisi…
Tipik Konyalı, müthiş biri…
Ömer Atiker Konyaspor için ne kadar şans ise Celalettin Hakan Katırcı da hem Ömer Atiker, hem de Konyaspor için büyük şans…
Konuyu dağıtmadan noktayı şöyle koyalım; “Konyaspor’u Ömer Atiker’in sırtına sardık, bundan sonra karada ölüm yok” diye bir arkaya yaslanmak durumu ya da kenara çekilmek, şehrin kulübünün boynunda kılıçla gezmesi anlamına gelir…
Bilmem anlatabildim mi?
